|
Tweet |
Terörle mücadelenin yalnızca PKK’nın silah bırakması üzerinden ele alınamayacağını belirten Adem Mat, sürecin eksik kurgulandığını ifade etti. PYD-YPG’nin omurgasını oluşturduğu SDG’nin bölgede ayrı bir silahlı yapı olarak varlığını sürdürmesinin Türkiye açısından ciddi bir güvenlik riski oluşturduğunu vurgulayan Mat, bu konuda net ve kapsamlı adımlar atılması gerektiğini dile getirdi. Mat, böylesine hayati meselelerin millet iradesi yok sayılarak yürütülmesinin kabul edilemez olduğunu kaydetti.
2026 Bütçesi Faizi Önceliyor
Ekonomiye ilişkin değerlendirmelerinde 2026 yılı bütçesini eleştiren Mat, bütçede üretim ve sosyal refah yerine faiz ve borç kalemlerinin öne çıktığını söyledi. Kamu kaynaklarının vatandaşın temel ihtiyaçlarına yönelmediğini belirten Mat, artan faiz giderlerinin dar gelirli kesimler üzerindeki baskıyı daha da artırdığını ifade etti.
Vergi Adaleti ve Kamu Kaynaklarının Kullanımı
Vergi politikalarına da değinen Mat, vergi yükünün adil dağılmadığını, maaşlı çalışanlar ve küçük esnafın ciddi bir yük altında bırakıldığını belirtti. Büyük sermaye gruplarına sağlanan muafiyetlerin kamu vicdanını zedelediğini dile getiren Mat, kamu-özel iş birliği projelerinin de toplum yararı yerine belirli çevrelerin kazancına hizmet eder hâle geldiğini söyledi.
Asgari Ücret ve Sosyal Yapı
Asgari ücretin mevcut koşullarda insanca yaşamı karşılamaktan uzak olduğunu vurgulayan Adem Mat, yoksulluk sınırının geldiği seviyenin görmezden gelinemeyeceğini ifade etti. Asgari ücretin en az 45 bin lira düzeyine çıkarılması gerektiğini belirten Mat, bunun ancak adil bütçe anlayışı ve faiz odaklı politikaların terk edilmesiyle mümkün olabileceğini söyledi. Ekonomik adaletsizliklerin toplumsal çözülmeyi de derinleştirdiğine dikkat çekti.
Adem Mat açıklamasını, Yeniden Refah Partisi olarak güvenlikte kararlı, ekonomide adalet merkezli ve toplumun manevi değerlerini önceleyen bir siyaset anlayışını savunmaya devam edeceklerini belirterek tamamladı.
