|
Tweet |
"HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜN YOK EDİLDİĞİ BİR DÜZENLE KARŞI KARŞIYAYIZ"
Nazmi Acan, Ümit Özdağ’ın gözaltına alınmasını Türk siyasi tarihi için kara bir leke olarak nitelendirdi:
"Prof. Dr. Ümit Özdağ gibi saygın bir siyasetçinin ifade vermek için çağrılmadan bir suçlu gibi gözaltına alınması, hukukun üstünlüğü ilkesinin tamamen yok edildiğini göstermektedir. Yargının, siyasal bir araç olarak kullanılmasına şahit oluyoruz. Zekeriya Öz'ün yöntemleriyle çalışan savcılar tarihten ders çıkarmalıdır. Bu, Türkiye’nin hızla otoriterleştiğinin en somut kanıtlarından biridir."
"İKTİDARIN TEK AMACI KENDİ BEKASINI GARANTİ ALTINA ALMAK"
Acan, iktidarın baskıcı uygulamalarla kendi varlığını sürdürmeye çalıştığını ifade etti:
"Bugün yaşananlar, iktidarın kendi bekasını garanti altına alma çabasının bir ürünüdür. Halkın dikkatini ekonomik krizden, Suriye politikalarının iflasından ve Mavi Vatan gibi kritik meselelerdeki geri adımlardan uzaklaştırmak için muhalefeti hedef alarak yeni bir kriz stratejisi izliyorlar. Siyasi liderlere yönelik bu hukuksuz operasyonlar, muhalefeti bölme ve toplumu korkutma planının bir parçasıdır."
"DEMOKRASİYİ KORUMAK İÇİN BİRLİK OLMALIYIZ"
Nazmi Acan, Türkiye’nin demokrasi ve hukuk devleti kimliğini korumak için tüm muhalefeti ortak bir mücadeleye çağırdı:
"Türkiye’nin geleceği için artık kaybedecek bir gün bile yok. Ayrı ayrı mücadele etmek, iktidarın bölücü politikalarına zemin hazırlamak anlamına gelir. Tüm muhalefet partileri, sivil toplum kuruluşları, gazeteciler ve aydınlar ortak bir dayanışma sergilemelidir. Bu bir seçim meselesi değil, Türkiye’nin özgürlükçü değerlerini koruma meselesidir."
"HUKUKSUZLUKLARA KARŞI MÜCADELE PLANIMIZ"
Acan, bu süreçte atılması gereken adımları şu şekilde sıraladı:
Ortak Demokrasi Manifestosu: Tüm muhalefet partileri, hukuksuz gözaltılara ve siyasi baskılara karşı ortak bir duruş sergileyen bir manifesto yayınlamalıdır.
Kriz Masası: Muhalefet liderleri, seçim güvenliği ve hukuksuzluklara karşı bir kriz masası oluşturmalıdır.
Ulusal ve Uluslararası Dayanışma: Hukuksuzluklara karşı hem ulusal hem de uluslararası arenada güçlü bir dayanışma sergilenmelidir.
Halkı Bilgilendirme ve Seferberlik: Siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri, vatandaşların haklarını savunmak için demokrasi seferberliği başlatmalıdır.
"TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ İÇİN OMUZ OMUZA"
Acan, açıklamasını halkı birlik olmaya davet ederek tamamladı:
"Bugün susturulan bir lider, yarın hepimizin susturulacağı bir düzenin habercisidir. Eğer bu süreçte güçlü bir duruş sergilemezsek, Türkiye, otoriterleşmenin kurumsallaştığı bir ülke haline gelecektir. Şimdi birleşme, dayanışma ve ortak mücadele zamanıdır. Demokrasiyi, hukuku ve özgürlükleri savunmak için omuz omuza verelim."
Nazmi Acan’ın açıklamaları, Türkiye’nin hızla otoriterleştiğine dikkat çekerken, hukukun üstünlüğünü ve demokrasiyi koruma mücadelesinin aciliyetini bir kez daha vurguladı. Acan, Zafer Partisi olarak bu süreçte kararlılıkla mücadeleye devam edeceklerini belirtti.
