![]() |
Tweet |
Tümenci, ABD ve İsrail’in İran’a yönelik saldırılarına karşı Türkiye’nin güçlü bir diplomatik ve stratejik pozisyon alması gerektiğini vurguladı:
“Bugün bölgedeki gelişmeler tesadüf değil, yıllardır planlanan Büyük Ortadoğu Projesi’nin sahaya sürülmesidir. Türkiye artık edilgen değil, bölgeyle birlikte hareket eden ve caydırıcılığı olan bir aktör olmalıdır. İran, Mısır, Pakistan ile bir savunma paktı kurulmalı; bu birliktelikle, coğrafyamızı istikrarsızlığa mahkûm eden emperyal projelere net bir karşı duruş sergilenmelidir.”
“Uyuşturucu Baronlarına Güç Yetmeyen İktidar, Gazetecilere Sertlik Gösteriyor”
Saadet Partisi’nin yürüttüğü Uyuşturucu ile Mücadele Kampanyası kapsamında elde edilen saha verilerini değerlendiren Tümenci, bağımlılıkla mücadelenin devlet politikası haline gelmesi gerektiğini belirtti:
“Türkiye, artık yalnızca bir geçiş güzergâhı değil; aynı zamanda uyuşturucunun üretim ve dağıtım üssü haline gelmiştir. İktidar, gazetecilere, akademisyenlere, siyasetçilere karşı sert ama uyuşturucu baronlarına karşı nedense suskundur. Eğer gerçekten bu milletin huzurunu önemsiyorsanız, sanal kumar çetelerine, mafyaya, zehir tüccarlarına karşı topyekûn mücadele başlatın. Derhal Bağımlılıkla Mücadele Kurumu kurularak bu alanda kurumsal bir yapı oluşturulmalıdır.”
“Savaş Bölgeleri İstikrar Üretirken, Türkiye Krize Sürükleniyor”
Tümenci, Türkiye’nin mevcut ekonomik yapısının dış şoklara karşı son derece kırılgan hale geldiğini, bu tablonun siyasi tercihlerle doğrudan ilgili olduğunu ifade etti:
“Ortadoğu’da savaş varken bile borsalar yükseliyor, piyasa dengeleri korunuyor. Ama Türkiye’deki kriz, savaştan daha yıkıcı bir hale gelmiş durumda. Çünkü burada sorun savaş değil, yönetimdir. Asgari ücretli, memur, emekli, esnaf, çiftçi her gün fakirleşirken; dolar milyoneri sayısında Avrupa’nın lideri olduk. Bu düzen adaletin değil, ayrıcalığın düzenidir.”
Türkiye’nin güvenlik politikalarının bağımsızlıktan uzak olduğunu söyleyen Cebrail Tümenci, Dışişleri Bakanlığı’nın son açıklamasını eleştirdi:
“Bugün hâlâ Kürecik açık, İncirlik açık! Bu üsler kapatılmadıkça, endişe açıklamaları samimi olamaz. Biz yıllardır ‘Mesele Suriye ise hedef Türkiye’dir’ diyorduk. Şimdi yaşananlar bu öngörünün acı bir teyididir.”