|
Tweet |
“MAHSUL DEĞİL, ÇİFTÇİNİN UMUDU KURUYOR!”
Gül, sıcaklığın 45 dereceyi aştığı Bozova ve çevre köylerde çiftçilerin tarlalarını sulayamadığını, bu durumun pamuk, buğday ve mısır gibi temel ürünlerde ciddi verim kaybına yol açtığını belirtti:
“Çiftçi bu ülkenin alın teridir. Ama bugün Bozova’da ne alın terine değer veriliyor ne de emeğe… Sulama kanalları susuz, tarlalar kurak, mahsuller kavruluyor. Çiftçi perişan durumda. Bu susuzluk bir doğa olayı değil, bir yönetim sorunudur.”
“BORCU BAHANE EDİP SUYU KESMEK VİCDANSIZLIKTIR”
CHP Bozova İlçe Başkanı, DSİ’nin sulama suyunu kesmesini hukuksuz ve vicdansız bir uygulama olarak nitelendirdi. Çiftçilerin büyük kısmının borçlarını yapılandırmasına rağmen bu tür keyfi uygulamalara maruz kaldığını vurguladı:
“Kurumlar arası alacak verecek meselesinin faturasını üreticiye kesemezsiniz. Borç varsa yapılandırın, çözün ama çiftçinin tarlasına, ekinine kıymayın! DSİ suyu keserek üretimi, emeği ve geçimi yok sayıyor.”
“KAMU KAYNAĞI ÜRETİME AKMALI, TEKELLERE DEĞİL!”
Abdulkadir Gül, Şanlıurfa’daki tarımın yıllardır DEDAŞ’ın keyfi uygulamaları ve hükümetin seyirci tutumu nedeniyle zarar gördüğünü ifade etti:
“Yıllardır kamu desteği DEDAŞ’a aktarılıyor ama ne çiftçinin faturası düşüyor ne de enerji sorunu çözülüyor. Bu model çöktü. Devletin görevi çiftçiyi desteklemektir, tekelleri değil!”
“GÜNEŞ ENERJİSİYLE ÜRETİM KURTULUR”
Gül, bölgedeki güneş enerjisi potansiyelinin değerlendirilerek acilen tarımsal üretime entegre edilmesi gerektiğini belirtti:
“Şanlıurfa güneşten en çok yararlanabilecek illerden biridir. Güneş Enerjisi Santralleri (GES) yaygınlaştırılmalı, çiftçiye ucuz ve kesintisiz enerji sağlanmalıdır. Bu adım atılmadıkça her yaz aynı kriz yaşanacak.”
“ÜRETİME DARBE VURAN HER KESİNTİNİN KARŞISINDAYIZ!”
CHP Bozova İlçe Başkanı Abdulkadir Gül, açıklamasının sonunda iktidarı ve ilgili kurumları acilen harekete geçmeye çağırdı:
“Şanlıurfa, Türkiye’nin tarım deposudur. Bu coğrafyada üretim durursa, sadece çiftçi değil; tüm ülke kaybeder. Biz üreticinin yanındayız. Bu vurdumduymazlığa, bu ihmale, bu susuzluğa asla sessiz kalmayacağız!”
