![]() |
Tweet |
Faruk Güler, Ocak-Nisan 2025 döneminde toplanan 2 trilyon 810 milyar TL’lik verginin 724,6 milyar TL’sinin sadece faiz ödemelerine aktarıldığını vurguladı:
“Toplanan her 100 liranın 26 lirası faiz için harcanmışsa bu bir ekonomik planlama değil, kamu kaynaklarının sistemli şekilde dışa ve iç borç çevrelerine devridir. Bu parayla çiftçiye mazot desteği verilebilirdi, öğrencilere burs, esnafa can suyu sağlanabilirdi. Ama tercih faizden yana yapılmıştır.”
“Tasarruf Diye Millete Yük, Saraya Ayrıcalık Dayatılıyor”
Güler, kamuoyuna açıklanan tasarruf paketlerinin, toplumun temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışan kesimlere yönelik olduğunu belirterek hükümetin yaklaşımını eleştirdi:
“Kemer sıkmaktan söz edenler, önce kendi harcamalarına bakmalıdır. Saray bütçeleri büyürken, memura, emekliye, üreticiye sabır tavsiye etmek samimiyetsiz bir yaklaşımdır. Adaletin olmadığı yerde tasarruf söylemi inandırıcılığını yitirir.”
Eskişehir’in sanayi, tarım ve eğitim potansiyeliyle Türkiye’nin kalkınmasında önemli bir rol üstlenebileceğini ancak merkezi yönetimden yeterli desteği alamadığını ifade eden Güler, şunları söyledi:
“Eskişehirli sanayiciye teşvik yok, üreticiye kolaylık yok, esnafa nefes alacak alan yok. Herkes yüksek faizli kredilerle ayakta kalmaya çalışıyor. Bu, potansiyeli olan bir kenti sınırlamak, halkını da borçla terbiye etmeye çalışmaktır.”
Faruk Güler, Yeniden Refah Partisi’nin ekonomi politikalarının üretime ve adil paylaşıma dayandığını vurgulayarak açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Faize değil üretime, borca değil milli kaynaklara, gösterişe değil sosyal adalete dayalı bir ekonomi mümkündür. Biz Yeniden Refah Partisi olarak, bu milletin alın terini faiz baronlarına değil; çiftçiye, işçiye, esnafa, öğrenciye harcayacağız. Çünkü biz millet için varız, rant için değil.”