|
Tweet |
"YARGI, SİYASETİ BASKILAMANIN ARACI HALİNE GETİRİLMEMELİDİR"
Mahir Sayın, siyasi ve insani duruş olarak Ümit Özdağ ile fikir ayrılıkları olmasına rağmen, yaşananların kabul edilemez olduğunu ifade etti:
"Politik ve insani duruşum itibarıyla Ümit Özdağ ile taban tabana zıt fikirler taşıyor ve konuşmalarındaki görüşlere asla katılmıyorum. Ancak Ankara’da gözaltına alınıp İstanbul’a götürülmesi, apaçık yargı eliyle siyasete müdahaledir. Demokratik bir hukuk devletinde, yargı asla siyaseti baskı altına almanın bir aracı haline getirilmemelidir."
"DEMOKRASİYE YÖNELİK TEHDİT KABUL EDİLEMEZ"
Sayın, olayın demokrasiye yönelik bir tehdit olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
"Bu tür uygulamalar, sadece bir kişiye değil, demokrasinin temel ilkelerine ve toplumun ifade özgürlüğüne yapılan bir saldırıdır. Hiçbir siyasi figür, fikirlerini ifade ettiği için bu şekilde cezalandırılmamalıdır. Bu tür olaylar, toplumda korku ve baskı ortamı yaratmaya yönelik adımlardır ve kabul edilemez."
"SİYASET ÖZGÜRLÜĞÜ TEHLİKE ALTINDA"
Mahir Sayın, Türkiye’de siyasetin özgürlüğünün tehlike altında olduğuna dikkat çekti:
"Ümit Özdağ’a yönelik bu uygulama, siyasetin özgürce yapılamadığı, eleştiri hakkının baskılandığı bir ortam yaratmaktadır. Herkesin fikrini ifade edebilmesi ve siyasetin özgürce yapılabilmesi, demokrasinin temel taşlarıdır. Ancak bugün Türkiye’de bu değerler ciddi bir tehdit altındadır."
"BİRLİKTE MÜCADELE ETMELİYİZ"
Sayın, demokrasinin korunması için tüm siyasi partilere ve sivil toplum kuruluşlarına birlik çağrısında bulundu:
"Bu olay, yalnızca Zafer Partisi’ni veya Ümit Özdağ’ı değil, demokratik değerlere inanan herkesi ilgilendiriyor. Fikir ayrılıklarımız olsa da, bu tür müdahalelere karşı birlikte durmalıyız. Siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve aydınlar, hukukun üstünlüğünü ve demokrasiyi savunmak için bir araya gelmelidir."
"YARGI, BAĞIMSIZLIĞINI KORUMALI"
Mahir Sayın, yargının bağımsızlığını korumasının önemine vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı:
"Yargının bağımsız olması, demokrasinin en temel gerekliliklerinden biridir. Ancak bugün yargının siyasallaştırıldığı ve iktidarın bir aracı haline getirildiği bir süreç yaşıyoruz. Bu durum, yalnızca siyaseti değil, toplumsal barışı da tehdit etmektedir. Yargının bağımsızlığını korumak için mücadele etmek hepimizin sorumluluğudur."
"HUKUK VE DEMOKRASİ İÇİN MÜCADELE SÜRECEK"
Mahir Sayın, açıklamasını Türkiye’nin geleceği için hukukun ve demokrasinin korunması gerektiğini belirterek tamamladı:
"Bugün yaşananlar, Türkiye’nin demokratik geleceği için tehlike çanlarının çaldığını gösteriyor. Ancak bizler, hukukun üstünlüğünü ve demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz. Bu mücadele, sadece bir siyasi figürün değil, ülkemizin ve halkımızın geleceği için verilmiş bir mücadeledir. Birlikte başaracağız."
