Tweet |
İrfan Uzun, yaptığı açıklamada, İçişleri Bakanlığı'nın halkın iradesine doğrudan bir müdahale ile belediye başkanlarını görevden alarak kayyum atadığını belirtti. Uzun, bu işlemin anayasal dayanağının olmadığını ve halkın seçilmiş temsilcilerinin yerel meclis içerisinden vekillerle değiştirilmesi gerektiğini ifade etti. Türkiye’nin bir hukuk devleti olarak halk iradesine saygı göstermesi gerektiğini vurgulayan Uzun, “Kayyum kararları açıkça milletin iradesine karşı bir darbedir” dedi.
İçişleri Bakanlığı’na İtiraz Edilen Hukuki Temeller
Başvuruda öne çıkan ana unsurlar şöyle sıralandı:
Egemenlik İlkesi İhlali: Anayasa’nın 6. maddesine göre, egemenlik yalnızca milletin iradesine dayanır. İçişleri Bakanlığı’nın kayyum atamaları, halkın egemenlik hakkını devre dışı bırakmaktadır.
Yerel Yönetimlerin Özerkliği: Anayasa’nın 127. maddesine göre, görevden uzaklaştırılan belediye başkanlarının yerine belediye meclisi içinden bir vekil seçilmesi gerekirken, bakanlık anayasal yetkileri hiçe sayarak kayyum atamaktadır.
Belediye Kanunu’na Aykırılık: Belediye Kanunu’nun 45 ve 46. maddeleri, görevden alınan belediye başkanlarının yerine meclis iradesi ile yeni bir başkan vekilinin atanmasını zorunlu kılarken, bu kurallar göz ardı edilmiştir.
Masumiyet Karinesi ve Adil Yargılama Hakkı İhlali: Anayasa’nın 36 ve 38. maddeleri doğrultusunda, belediye başkanlarının suçluluğu mahkeme kararıyla kesinleşmeden görevden alınmaları hukuka aykırıdır.
Yargı Denetimi ve Görevi Kötüye Kullanma: Türk Ceza Kanunu’nun 257. maddesi, İçişleri Bakanlığı’nın keyfi kararlar alarak kamu zararına yol açmasının hukuki bir suç teşkil edebileceğini belirtmektedir.
İrfan Uzun’dan Çarpıcı Mesaj: “Halk İradesine Müdahale Kabul Edilemez”
Başkan Uzun, açıklamasında “Türkiye’nin hukuk devleti olduğunu kanıtlamak için halkın iradesini yok sayan bu kayyum atamalarına son vermek zorundayız. Seçimle gelen yalnızca seçimle gider” ifadelerini kullandı. Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) adaylık onaylama süreçlerinde daha dikkatli olması gerektiğini belirten Uzun, halk iradesine karşı bu tür müdahalelerin asla kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Başvuru Talepleri:
Uzun’un Danıştay’a sunduğu başvuruda şu talepler sıralandı:
İçişleri Bakanlığı’nın hukuka aykırı kayyum kararının iptal edilmesi,
Suç isnat edilen belediye başkanlarının yargı süreci sonuçlanana dek görevlerine iade edilmesi,
YSK'nın adaylık süreçlerini anayasa ve yasalara uygun bir şekilde düzenlemesi,
Yürütmenin durdurulması kararıyla kayyum atamalarının derhal iptal edilmesi.
Adalet Birlik Partisi adına yapılan bu başvuru, Türkiye’de hukuk devletine olan inancı koruma adına atılan önemli bir adım olarak dikkat çekiyor. Halk iradesine dayalı bir yönetim anlayışının temsili olan bu davanın, Türkiye’nin demokratik yapısı ve hukuk düzeni için bir emsal teşkil edeceği bekleniyor.