|
Tweet |
Karaman, Rize’de ve ülke genelinde vatandaşların geçim derdiyle boğuştuğunu, temel ihtiyaçlara erişimin giderek zorlaştığını belirterek, “Haklardan konuşmak için önce insanların hayatta kalma mücadelesini hafifletmek gerekir. Ekonomik yük altında ezilen bireyin özgürlüğü daralır, hakları kâğıt üzerinde kalır” dedi.
“Bütçe Görüşmeleri, İnsan Haklarının Ekonomik Temelini Ortaya Koyuyor”
TBMM’de devam eden bütçe görüşmelerinin teknik bir süreçten çok daha fazlası olduğunu vurgulayan Karaman, bütçede yapılan tercihlerin toplumun hangi kesimlerinin korunacağını ve hangi alanların güçlendirileceğini somut biçimde ortaya koyduğunu söyledi. “Bir bütçe metni, aslında insan haklarının ne kadar güvence altında olduğunu gösteren aynadır. Ekonomik politikalar, hakların ne ölçüde karşılık bulacağını belirler” değerlendirmesinde bulundu.
“Onurlu Yaşam Hakkı İçin Ekonomik Yükler Azaltılmalı”
Karaman, artan hayat maliyetlerinin toplum üzerinde büyük bir baskı oluşturduğunu, özellikle dar gelirli vatandaşların derin bir kırılganlık yaşadığını dile getirdi. “İnsan Hakları Günü’nde en temel çağrımız, onurlu yaşam hakkının korunmasıdır. Bu da ancak vergi yükünün adil dağıtıldığı, sosyal desteklerin güçlendirildiği ve vatandaş lehine yapılandırılmış bir bütçeyle mümkündür” dedi.
“Zafer Partisi, Güçlü Devlet ve Güçlü Ekonomi Yaklaşımını Birlikte Savunuyor”
Karaman, partisinin insan haklarını yalnızca hukuki boyutuyla değil, ekonomik temelleriyle birlikte değerlendiren bir yaklaşımı benimsediğini söyledi. “Hakların korunması; ekonomik istikrar, sosyal adalet ve güvenli yaşam koşullarıyla mümkündür. Biz, milletimizin hem haklarını hem ekonomik geleceğini korumayı hedefleyen bir çizgideyiz” ifadelerini kullandı.
Hüseyin Karaman açıklamasını, “10 Aralık vesilesiyle bir kez daha vurguluyoruz: Ekonomik gerçekler düzeltilmeden insan hakları güçlenmez. Rize’nin ve Türkiye’nin daha adil, daha güvenli bir geleceğe kavuşması için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” sözleriyle tamamladı.