![]() |
Tweet |
Durmaz açıklamasında, “İsrail’in sabaha karşı İranlı sivil bilim insanları ve askeri yetkililerin aileleriyle yaşadığı konutları hedef alması ve akabinde Amerika Birleşik Devletleri’nin bu saldırılara koşulsuz destek vermesi, bölgemizde güvenlik dengelerini kökünden sarsan bir kırılma noktasıdır,” ifadelerini kullandı.
Amerikan askerî güçlerine yönelik benzer bir saldırının “terörizm” olarak nitelendirileceğini hatırlatan Durmaz, “Ne yazık ki söz konusu İsrail olduğunda uluslararası hukukun ve insani değerlerin devre dışı bırakıldığını görüyoruz. Bu çifte standart, sadece hukuku değil, vicdanı da yaralamaktadır,” dedi.
Açıklamalar Yetersiz, Fiili Adımlar Şart
Durmaz, yapılan açıklamaların ötesine geçilmesi gerektiğini belirterek şu çağrıda bulundu:
“Artık kınama cümleleriyle geçiştirilemeyecek bir aşamadayız. Türkiye’nin, bölge halklarının güvenliği ve bağımsızlığı için daha kararlı ve etkili adımlar atması zorunludur. İsrail’in güvenliğini sağlayan Kürecik Radar Üssü derhal kapatılmalı, Amerika’ya lojistik destek sağlayan İncirlik Üssü’nün statüsü yeniden değerlendirilmelidir. Bu noktada BTC Boru Hattı ve limanlar dahil olmak üzere, Türkiye’nin İsrail ile olan stratejik tüm ilişkileri gözden geçirilmelidir.”
İslam İşbirliği Teşkilatı Derhal Toplanmalı
Abdulkadir Durmaz ayrıca, Türkiye’nin tarihi sorumluluğuna dikkat çekerek, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın acilen toplanması ve İsrail’e karşı ortak bir tutum geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. “Türkiye, yalnızca diplomatik değil, aynı zamanda siyasi ve stratejik düzlemde bölge halklarının sesi olmalıdır. Sessiz kalmak, bu suçlara ortak olmaktır,” dedi.
Durmaz sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Dost ve kardeş İran halkına başsağlığı diliyor, Siyonist İsrail’in gerçekleştirdiği bu hukuk dışı saldırıları en güçlü şekilde kınıyoruz. Türkiye, adalet ve barıştan yana tavır almak zorundadır. Aksi takdirde sıradaki hedefin kim olacağı belirsizdir.”