![]() |
Tweet |
“KAMU YÖNETİMİNDE ERTELENEN HER ADIM, YARININ ENKAZINA DÖNÜŞÜR”
Mahir Sayın, depremin hemen ardından iletişim altyapısında yaşanan çöküşü, toplanma alanlarının işlevsizliğini ve bilgi eksikliğiyle ortaya çıkan yönsüzlüğü hatırlatarak, mevcut merkezi yönetimi açık bir dille eleştirdi:
“Bugün halkımız, en temel ihtiyaç olan bilgiye ve yakınlarına ulaşamıyorsa, bu yalnızca teknolojik değil, doğrudan yönetişim krizidir. Türkiye, afetlere karşı reflekslerini hâlâ geliştirememiştir. Bu tablo, artık bir istisna değil, kurumsal zaafiyetin süregelen halidir.”
“KANAL İSTANBUL TARTIŞMASI, FELAKETİN GÖLGESİNDE VİCDAN TESTİNE DÖNÜŞMÜŞTÜR”
Sayın, İstanbul’un önceliğinin kentsel dönüşüm, yapı denetimi ve afet hazırlığı olması gerekirken, kaynakların ve siyasi enerjinin Kanal İstanbul gibi projelere yönlendirilmesini kamu vicdanına aykırı bulduğunu belirtti:
“Bir yanda toplanma alanları imara açılmış, diğer yanda milyar dolarlık hayali projeler için zemin hazırlanıyor. Bu durum yalnızca siyasi tercih değil, kamu yararını göz ardı eden bir anlayışın göstergesidir. İstanbul, bu ülkenin vitrini değil vicdanıdır.”
“MUHALEFETİN DE PAYINA DÜŞEN SORUMLULUK VARDIR”
Açıklamasında sadece iktidara değil, muhalefete de çağrıda bulunan Mahir Sayın, özellikle İstanbul gibi stratejik önemdeki şehirlerde yerel yönetimlerin süregiden risklere karşı daha somut, daha hesap verebilir adımlar atması gerektiğini vurguladı:
“Siyasi rekabet, afete hazırlık üzerinden yapılmamalıdır. Belediyecilik, sloganlarla değil, planlarla yürütülür. Altı yıl boyunca İstanbul’un başta deprem olmak üzere tüm risk haritalarında ilerleme sağlanmadıysa, bu eksikliğin sorumluluğu göz ardı edilemez.”
“GELECEK PARTİSİ, BİLİMSEL, ŞEFFAF VE SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR AFET POLİTİKASININ TEMİNATIDIR”
Mahir Sayın, açıklamasının sonunda Gelecek Partisi’nin afet politikaları konusundaki yaklaşımını kamuoyuyla şu sözlerle paylaştı:
“Bizler için afet yönetimi, yalnızca arama kurtarma değil; risk öncesi stratejik planlama, toplumsal bilinçlendirme ve kurumsal sorumluluk zinciridir. Gelecek Partisi, siyasi çıkar gözetmeksizin halkın can güvenliğini önceleyen, her ilde uygulanabilir ve sürdürülebilir politikalar üretmektedir. Türkiye'nin geleceği, bilimin rehberliğinde inşa edilmelidir.”