![]() |
Tweet |
Metin Baydar, TÜİK’in açıkladığı verilerin toplum nezdinde karşılık bulmadığını ve halkın gündelik yaşamında hissettiği ekonomik baskının görmezden gelindiğini şu sözlerle dile getirdi:
“Açıklanan yüzde 70’lik resmi enflasyon, markette yüzde 170 olarak yaşanıyor. Maaşlar enflasyona yeniliyor, asgari ücret eriyor, emekliler temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hâle geliyor. Ekonomik göstergeler kâğıt üzerinde iyileşse de, halkın sofrasında ekmek eksiliyor. Bu tablo, rakamsal iyimserlikle değil, yapısal kararlılıkla düzeltilir.”
“Yöneten Değişmeden Yöntem Değişmez”
Baydar, ekonomi yönetiminde yapılan yüzeysel değişikliklerin krizi ötelemenin ötesine geçemediğini belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Her kriz sonrası yeni bir bakan, yeni bir slogan, ama aynı yanlış sistem. Sorun şahıslarda değil, anlayıştadır. Liyakate dayanmayan kadrolar, denetlenemeyen bütçeler ve plansız ekonomik adımlar, bugünkü tablonun başlıca nedenleridir. Anahtar Parti bu köklü çarpıklığı düzeltmeye, yönetim tarzını değiştirmeye gelmektedir.”
“Ekonomik Eşitsizlik, Sosyal Adaletsizliğe Dönüşmüştür”
Metin Baydar, ekonomik krizle birlikte büyüyen gelir uçurumunun artık sosyal bir tehdit hâline geldiğini vurguladı:
“Bir kesim lüks tüketimde sınır tanımazken, büyük çoğunluk açlık sınırında yaşam savaşı veriyor. Orta sınıf yok oluyor, gençler umutsuzluğa, emekliler yalnızlığa terk ediliyor. Bu yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda vicdani bir meseledir. Anahtar Parti olarak biz, sosyal adaleti yeniden inşa edecek iradeye ve plana sahibiz.”
Baydar, açıklamasının sonunda halkı karamsarlığa kapılmamaya, çözümün bir parçası olmaya davet ederek şunları söyledi:
“Anahtar Parti olarak bizler, yalnızca bir parti değiliz; geleceği ortak akılla, şeffaflıkla ve adaletle kurma iradesiyiz. Halkın alın terini, üretim gücünü ve katılım hakkını esas alan bir siyaset anlayışını temsil ediyoruz. Bu ülkenin anahtarı, halkın iradesindedir. Biz bu anahtarı umutla, cesaretle ve kararlılıkla taşımaya geliyoruz.”