Dizayn 35 İç ve Dış Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Üstün, Türkiye ekonomisinde yaşanan belirsizlik ortamına rağmen üretim gücüne ve ihracat potansiyeline dayalı kalkınma anlayışının sürdürülebilir büyüme açısından kritik önemde olduğunu vurguladı. Üstün, “Küresel ekonomik dalgalanmalara karşı en güçlü yanıt, istikrarlı üretim, rekabetçi ihracat ve nitelikli insan kaynağıdır” ifadelerini kullandı.
“Reel Sektör Desteklenmeden Ekonomik Denge Kurulamaz”
Başkan Mustafa Üstün, kur ve faiz politikaları çevresinde şekillenen ekonomik yaklaşımların, reel sektördeki üretim kabiliyetlerini gölgede bırakmaması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Kur dalgalanmalarının ve yüksek faiz uygulamalarının gölgesinde üretici firmalar ciddi finansman sorunlarıyla karşı karşıya kalıyor. Oysa istihdam sağlayan, katma değer üreten ve ihracat gerçekleştiren firmaların ayakta kalması Türkiye ekonomisinin bel kemiğidir. Reel sektöre uzun vadeli, öngörülebilir ve üretimi destekleyen finansal modeller sunulmalıdır.”
“Dış Ticaret Dengesi Yerli Üretimle Kurulur”
Dizayn 35 A.Ş. olarak hem iç piyasada hem de ihracat alanında faaliyetlerini artırarak sürdürdüklerini belirten Üstün, “Yerli üretimi teşvik eden, dışa bağımlılığı azaltan bir ekonomi anlayışı yalnızca firmalarımızın değil, ülkemizin geleceğinin de teminatıdır. Özellikle Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey Afrika pazarlarında büyüyen ihracat ağımız, Türkiye'nin üretim kalitesine olan güvenin bir göstergesidir” dedi.
“Nitelikli İstihdam ve Dijitalleşme Öncelikli Gündemimiz”
Mustafa Üstün ayrıca, iş dünyasının sadece ekonomik değil, sosyal sorumluluk anlamında da dönüşüm içinde olması gerektiğini vurguladı:
“Genç istihdamı, kadın iş gücüne katılım ve çalışanların yetkinliklerini artırmaya yönelik dijital eğitim programları kurumlarımız için bir tercih değil, zorunluluk haline gelmiştir. Biz Dizayn 35 A.Ş. olarak, insan kaynağını en büyük yatırım alanımız olarak görüyoruz.”
“Güçlü Ekonomi, Güçlü Şirketlerden Geçer”
Açıklamasının sonunda Üstün şu değerlendirmeyi yaptı:
“Türkiye’nin ekonomik geleceği; üretim, ihracat ve inovasyona odaklı, sürdürülebilir stratejilerle şekillenmelidir. Biz, sanayi ve ticaret alanında üzerimize düşeni yapmaya kararlıyız. Kurumsal yapımız, dinamik kadromuz ve uluslararası vizyonumuzla hem Türkiye’nin hem de bulunduğumuz tüm pazarların değer yaratan aktörü olmaya devam edeceğiz.”