|
Tweet |
Güven Kaybı Devletin Temel Kurumlarını Zorluyor
Toplumun ortak değerlerinin hızla aşındığını dile getiren Mutlutürk, sağlık, adalet, spor ve kamu yönetimi gibi alanlarda yaşanan skandalların, vatandaşın devlete ve kurumlara duyduğu güveni ciddi biçimde sarstığını söyledi. Spor dünyasında gündeme gelen bahis ve şike iddialarının gençlerin değer dünyasını olumsuz etkilediğine dikkat çeken Mutlutürk, yürütülen soruşturmaların şeffaflık ve kararlılıkla sürdürülmesinin hayati önem taşıdığını vurguladı. “Hesap sorulmayan her yanlış, yeni bir yozlaşmanın önünü açar” dedi.
Kamu kurumlarında yaşanan güven erozyonunun, devlet ciddiyeti açısından kabul edilemez olduğunu belirten Mutlutürk, helal kazanç ve kul hakkı bilincinin zayıflamasının toplumsal çözülmeyi derinleştirdiğini ifade etti.
Borçla Yaşayan Toplum, Üretimden Kopan Ekonomi
Ekonomik tabloya ilişkin değerlendirmesinde Recep Mutlutürk, geniş halk kesimlerinin artan hayat pahalılığı karşısında borçla ayakta durmaya çalıştığını söyledi. Vatandaşın temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığını vurgulayan Mutlutürk, münferit gibi görünen haciz örneklerinin aslında yaygın bir ekonomik sıkışmışlığın yansıması olduğunu belirtti.
Üretim politikalarındaki tercihlere de değinen Mutlutürk, tarım ve hayvancılığın geri plana itilmesinin gıda güvenliği açısından ciddi riskler doğurduğunu ifade etti. Beton ve ithalat ağırlıklı büyüme anlayışının sürdürülemez olduğunu dile getiren Mutlutürk, 2026 bütçesinde faiz yükünün sosyal alanların önüne geçmesini de yanlış bir öncelik olarak değerlendirdi.
Açıklamasının sonunda Mutlutürk, Türkiye’nin yeniden toparlanabilmesi için adalet duygusunu güçlendiren, üretimi teşvik eden ve insanı merkeze alan bir yönetim anlayışına ihtiyaç duyulduğunu belirterek, Yeniden Refah Partisi’nin bu vizyonla yoluna devam ettiğini söyledi.