![]() |
Tweet |
“Şehitlerimizin Hatırası, Siyasi Hesaplara Kurban Edilemez”
Baskın, terörle mücadelede hayatını kaybeden binlerce askeri ve güvenlik görevlisini hatırlatarak şu ifadelere yer verdi:
“Bu topraklarda binlerce evladımız vatan uğruna şehit düştü. Gözleri yaşlı anaların, babaların, eşlerin yüreğindeki ateş hâlâ tazeyken; Abdullah Öcalan gibi bir figüre umut hakkı tanınması, affedilmesi ya da TBMM’de söz hakkı verilmesi, bu fedakârlıklara yapılacak en büyük saygısızlıktır.”
“Ne Meclis'te Ne Memlekette Teröre Geçit Yok”
Sadettin Baskın, Abdullah Öcalan’ın TBMM kürsüsünde konuşacağı iddialarına da kesin bir dille karşı çıktı:
“Meclis milletin evidir, orada konuşacak olanlar bu milletin değerlerini temsil etmelidir. Eli kanlı bir terörist bu kürsüden konuşamaz. Ne Meclis'te ne memlekette teröre geçit veremeyiz. Böyle bir tablo, milletimizin vicdanını kanatır.”
“Anayasa Tartışmaları Gölgesinde Gizli Bir Trafik Mi Yürütülüyor?”
Baskın, son dönemde yoğunlaşan anayasa tartışmalarına dikkat çekerek, iktidarın Meclis çoğunluğunu sağlamak için DEM Parti ve dolaylı biçimde Öcalan üzerinden pazarlık yürüttüğü yönündeki iddialara da değindi:
“Ortada ciddi bir siyasi trafik olduğu yönünde kamuoyunda güçlü bir kanaat oluşmuştur. Biz Yeniden Refah Partisi olarak uyarıyoruz: Yeni bir anayasa, terör gölgesinde hazırlanamaz. Şehit kanıyla sulanmış bu topraklarda, demokrasi adı altında taviz siyaseti yapılamaz.”
Abdullah Öcalan’a yönelik umut hakkı söylemlerine karşı açık ve net bir tavır sergileyen Baskın, şu sözlerle açıklamasını tamamladı:
“Bu kişi hâlihazırda idam cezası kaldırıldığı için yaşama imkânı bulmuştur. Bu, adaletin lütfudur. Ama kimse bu lütfu suistimal edemez. Umut hakkı bir teröriste değil, bu ülkenin geleceğini kurmak için mücadele eden temiz nesillere aittir. Terörle mücadelede tek doğru yol; kararlılık, adalet ve tavizsiz duruştur.”