|
Tweet |
Anahtar Parti Karabük İl Başkanı Sebahattin Uzun, 2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi görüşmeleriyle ilgili yaptığı açıklamada bütçeyi sert bir dille eleştirdi. Uzun, “2026 yılı merkezi yönetim bütçesi, Türkiye ekonomisinin son yıllarda içine sürüklendiği yapısal bozulmanın en somut göstergelerinden biridir. Faiz ödemelerinin bütçe üzerindeki baskısı, gelir-gider dengesizliği ve adaletsiz vergi yapısı, ülkenin üretim kapasitesini ve sosyal refahını tehdit etmektedir.” ifadelerini kullandı.
Uzun, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne 17 Ekim 2025’te sunulan bütçede 18 trilyon 929 milyar TL gider, 16 trilyon 216 milyar TL gelir öngörüldüğünü hatırlatarak, “Yaklaşık 2 trilyon 700 milyar TL’lik açık, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın yüzde 3,5’ine denk geliyor. Bu tablo mali disiplinin çöktüğünü gösteriyor.” dedi.
“HER 100 LİRANIN 15 LİRASI FAİZE GİDİYOR”
İl Başkanı Uzun, faiz ödemelerinin ekonomi üzerindeki yıkıcı etkisine dikkat çekti:
“2025 yılında faiz ödemeleri 1 trilyon 950 milyar TL’ye ulaşarak bütçe giderlerinin yüzde 15’ine denk gelmiştir. Yani devlet, her 100 liralık harcamasının 15 lirasını sadece faiz ödemelerine ayırıyor. Bu tablo, üretimden kopan ve borca dayalı hale gelen ekonominin en açık göstergesidir.”
“VERGİ ADALETSİZLİĞİ TOPLUMSAL BARIŞI TEHDİT EDİYOR”
Uzun, vergi dağılımındaki dengesizliğin dar gelirli vatandaşları ezdiğini belirterek şunları ifade etti:
“Gelir vergisi yüzde 79 artarken kurumlar vergisi sadece yüzde 28 artmıştır. Bu durum, yükün yine sabit gelirli vatandaşların omzuna yüklendiğini göstermektedir. Büyük holdingler ve sermaye grupları af ve muafiyetlerle korunurken, ücretliler reel gelir kaybı yaşamaktadır. Bu sadece ekonomik adaletsizlik değil, toplumsal barış için de büyük bir risktir.”
“ÜRETİM AZALDI, FAİZ YÜKÜ ARTTI”
İl Başkanı Uzun, bütçe verilerinin son beş yılda ekonomideki bozulmayı açıkça gösterdiğini belirtti:
“2020 yılında 176 milyar TL olan bütçe açığı 2024’te 2 trilyon 652 milyar TL’ye yükselmiştir. Faiz giderleri ise 2023’te 646 milyar TL iken 2025’te 1 trilyon 950 milyar TL’ye ulaşmıştır. Faiz yükü, kamu yatırımlarını kısıtlamış, üretim alanlarını daraltmıştır.”
“BÜTÇE, HALKIN DEĞİL, BORCUN HİZMETİNDEDİR”
Sebahattin Uzun açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Türkiye ekonomisi artık üretmeyen ama faiz ödeyen bir yapıya dönüşmüştür. Bu tablo, yönetilemeyen bir ekonominin işaretidir. Gerekli tedbirler alınmazsa Türkiye stagflasyon sarmalına sürüklenecektir.
Bütçe, iktidarların yüz aynasıdır. Yoksullaştıran bütçe, millete vurulmuş bir prangadır.
Prangaları çözecek anahtar, millettir.”
