![]() |
Tweet |
“TÜİK Rakamları Hayat Gerçeğini Gizleyemez”
Başkan Tekin Yılmaz, 2020–2023 yılları arasında uygulanan düşük faiz–yüksek kur politikalarının, Türkiye’yi yapısal bir enflasyon sarmalına sürüklediğini ifade ederek şunları söyledi:
“Bugün açıklanan %37 seviyesindeki enflasyon oranı gerçeği yansıtmıyor. Vatandaşın karşılaştığı pazar enflasyonu, TÜİK rakamlarının çok üzerinde. Gıda, kira, ulaşım ve faturalar; İstanbul’da özellikle Ümraniye gibi ilçelerde hane bütçelerini darmadağın etmiş durumda.”
Yılmaz, yoksulluk sınırının 81 bin TL’ye, açlık sınırının ise 24 bin TL’ye ulaştığını vurgulayarak, “Bu rakamlar; vatandaşın değil, devletin ekonomi politikalarının sorgulanması gerektiğini ortaya koyuyor” dedi.
“Döviz Bağımlılığı ve Faiz Kıskacı Üretimi Baskılıyor”
Tekin Yılmaz, döviz kurunun yapay biçimde baskı altında tutulmasına rağmen dövize olan talebin azalmadığını, yüksek faiz oranlarının ise piyasada güven oluşturmak bir yana üretimi boğduğunu belirtti.
“Kur korumalı mevduat sistemi TL’ye güveni artırmak yerine halkı dövize yönlendirdi. Faiz artırıldı, yatırım yavaşladı. Sonuç olarak işsizlik arttı, fiyatlar katlandı, yaşam zorlaştı. Bu sürdürülebilir bir model değildir” açıklamasında bulundu.
Anahtar Parti’nin 5 Maddelik Ekonomik Çözüm Programı
Tekin Yılmaz, Anahtar Parti’nin dar gelirliyi ve orta sınıfı merkeze alan çözüm önerilerini şu başlıklarla özetledi:
1. Şeffaflık ve Kurumsal Sorumluluk: Ekonomik kararlar halka açık biçimde alınmalı, bağımsız kurumlar güçlendirilmeli, hesap verebilirlik esas olmalıdır.
2. Faiz ve Kur Politikalarında Üretim Odaklı Denge: Faiz ve döviz uygulamaları, sıcak para değil yerli üretim hedefiyle şekillendirilmelidir.
3. Vergi Adaletinin Sağlanması: Düşük gelirli vatandaşın üzerindeki vergi yükü hafifletilmeli, üst gelir grupları daha adil şekilde vergilendirilmelidir.
4. Yerli Üretim ve Kentsel Ekonomi Planlaması: İstanbul gibi büyükşehirlerde yerel üretim ve istihdam projeleri teşvik edilmelidir.
5. İstihdam, Eğitim ve Gençlik Reformu: Özellikle genç işsizliğin azaltılması için meslek edindirme, girişimcilik ve teknoloji odaklı çözümler geliştirilmeli, eğitim-istihdam ilişkisi güçlendirilmelidir.
“Ümraniye’de Yaşayan Her Vatandaşın Alın Teri, Bizim Temel Sorumluluğumuzdur”
Açıklamasının sonunda Tekin Yılmaz şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ümraniye’nin her sokağında, her hanesinde ekonomik sıkıntılar konuşuluyor. Halkımız borçla, krediyle, taksitle ayakta kalmaya çalışıyor. Bu tabloyu değiştirmek bizim tarihsel sorumluluğumuzdur. Anahtar Parti olarak biz, adaleti, üretimi ve refahı esas alan bir ekonomik düzen için çalışıyoruz. Ümraniye’den yükselen bu sesi, Türkiye’nin her yerine taşımaya kararlıyız.”