|
Tweet |
‘Yargı Fonksiyonunu İcra Edemiyor, Suç Yapanın Yanına Kâr Kalıyor’
Nacar, Türkiye’de ‘cezasızlık algısı’nın yaygın olduğunu ve insanların işledikleri suçlara karşılık hakkettikleri cezayı almadıklarını, alanların da bu cezayı çekmediklerini belirtti. "Türkiye’de, yanlış yapanın, suç işleyenin yaptığı yanına kâr kalıyor. Bu cezasızlık algısı yüzünden insanlar suç işlemekten, haksızlık yapmaktan hatta katliam yapmaktan çekinmiyor. Sokak ortasında kadınlara, kızlara saldırmak, dolandırıcılık, hırsızlık, cinayet, görevini kötüye kullanmak gibi eylemler, yargının işlevsizliği nedeniyle cezalandırılamıyor. Bu ‘cezasızlık algısı’ toplumsal düzene zarar veriyor," dedi.
‘Adalet Varsa Devlet Vardır, Yoksa Devlet Temelinden Sarsılır’
Nacar, suç işleyen herkesin hakkettiği cezayı çekmesi gerektiğini savunarak, Türkiye’de ceza infaz sisteminde ciddi reformlar yapılması gerektiğini vurguladı. "Adalet mülkün temelidir. Eğer adalet varsa devlet vardır, yoksa devlet temelinden sarsılır. Türkiye’de yargı düzgün çalışmıyorsa, bu sadece toplumsal düzeni değil, ekonomiyi de olumsuz etkiler. Yabancı yatırımcılar da hukukun işlemediği bir ülkeye yatırım yapmazlar," diye ekledi.
‘Sinan Ateş Olayı, Hukuk Sistemindeki Çöküşü Gösteriyor’
Nacar, Sinan Ateş cinayeti sonrası yaşananları örnek vererek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sinan Ateş cinayeti, Türkiye'de hukukun çöküşünü gösteren bir olaydır. Bir acılı eş ve çocukları, adalet aramak için siyasi partilerin ve cumhurbaşkanının kapısını çalmak zorunda kalıyor. Oysa, sığınacakları yer bağımsız, tarafsız ve adil mahkemeler olmalıydı. Ne yazık ki Türkiye’de adaletin yerini çıkar hesapları ve yargıya müdahale almıştır.”
