![]() |
Tweet |
Türkiye’de siyasi ahlakın ciddi bir erozyona uğradığını vurgulayan Yaşar Artar, “Geldiğimiz noktada riyakarlık kurumsallaşmış, yolsuzluk normalleştirilmiştir. Siyasi etik ortadan kalkmış, ilkesiz güç arayışları siyaseti esir almıştır,” dedi. Artar, hem yerel hem de merkezi düzeyde yozlaşmanın kök saldığını, toplumsal adalet duygusunun ciddi biçimde zedelendiğini dile getirdi.
“Bugün neyle karşı karşıyayız? Söylediğine inanmayan, inandığını yaşamayan, koltuğu için her değeri pazarlık masasına koyan bir siyaset anlayışıyla. Buna dur demek zorundayız.”
“AHLAK OLMADAN KALKINMA OLMAZ”
Yaşar Artar, Türkiye’nin kalkınması için önce zihniyetin değişmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Zihniyet devrimi olmadan hiçbir yapısal reform sürdürülemez. Ahlaki bir uyanış olmadan ekonomi düzelmez, adalet tesis edilemez, devlet halkla buluşamaz. Önce ahlak, önce ilke, önce insan onuru!”
“YA ESKİ HALİ KABUL EDECEĞİZ, YA DA YENİ BİR YOL AÇACAĞIZ”
Artar, Türkiye’nin önünde iki yol olduğunun altını çizerek şu ifadeleri kullandı:
“Ya baskıcı ve yolsuzluklarla kuşatılmış eski Türkiye’yi kabulleneceğiz; ya da adaleti, özgürlüğü, liyakati esas alan yeni bir Türkiye’yi birlikte kuracağız. Bu bir tercihten öte, tarihi bir sorumluluktur. Ya yeni bir hal, ya izmihlal.”
“SESSİZ KALMAK, KARANLIĞA RIZA GÖSTERMEKTİR”
Gazze üzerinden emperyal söylemleri yeniden üreten liderlere ve ülkemizin tarihsel hafızasını hedef alan küresel heveslere de değinen Artar, güçlü bir duruş çağrısı yaptı:
“Gazze’nin kaderi üzerinden siyaset yapanlara, Konstantinopolis’e dair hayal kuranlara karşı sessiz kalmak, milletin onuruna sırt çevirmektir. Biz susmayacağız. İnsan onurunu savunacağız. Bu toprakları, adaletin ve hakikatin bayrağını dalgalandıran bir ülke haline getireceğiz.”
“ORTAK AKIL, TEMİZ SİYASET VE GELECEK UMUDU”
Gelecek Partisi’nin diğer partilerle kurduğu diyaloğa da değinen Yaşar Artar, kutuplaştırıcı siyasetin karşısında, ilkeli bir birlikteliğin ve ortak sorumluluğun önemine dikkat çekti:
“Burada yalnızca siyasi ittifaklar değil, vicdanlar ve ortak akıl bir araya geliyor. Her Saadet Partili, her DEVA Partili, her demokrat yürek bu yürüyüşün bir parçasıdır. Hiçbirini ayrı görmüyor, her birini geleceği inşa etme azminde görüyoruz.”