![]() |
Tweet |
“TUTUKLAMA BİR TEDBİRDİR, CEZA DEĞİL”
Güzel, hukuk sisteminin temel prensiplerini hatırlatarak, tutuklamanın bir tedbir niteliğinde olduğunu ve suç sabit olana kadar tutuklama dışındaki adli kontrol tedbirlerinin uygulanabilecegini belirtti. “Son dönemde bir siyasi parti liderinin tutuklama tedbiriyle cezaevinde olması, hukuk devleti ilkesine gölge düşürmektedir. Oysa tutuklama, adli kontrol veya yurt dışı yasağı gibi tedbirlerin dışında bir zorunluluk olmadıkça uygulanmamalıdır” diye konuştu.
“HUKUKUN SİYASALLAŞMASI KABUL EDİLEMEZ”
Akif Güzel, Türkiye’nin geçmişte siyasi yasaklar ve darbe dönemlerinde benzer hukuki ihlaller yaşadığını hatırlatarak, “Bu ülke siyasi yasaklarla susturulmuş liderlerin mağduriyetlerine tanıklık etti. Geçmişte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da tutuklanarak cezaevine konuldu. O gün nasıl bu mağduriyete karşı bur tepki yükseldiyse bugün de yine benzer tepkiler toplum tarafından
Hukuk devletine zarar verebilecek tutumlar vatandaşın hukuka olan güvenini zedelemektedir” ifadelerini kullandı.
“HUKUKİ TEDBİRLER ADALETİ ZEDELEMEMELİ”
Güzel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın yargı sürecine de değinerek, “Yüzde 50’den fazla oy almış bir belediye başkanının, hakkında soruşturma yürütülürken tutuklanması farklı yorumlara sebebiyet vermektedir. Herkes adalet önünde eşittir. Ama iktidar partisine farklı, muhalefete farklı bir adalet anlayışı olmaz.Yargılamalar, demokratik süreçleri sekteye uğratmamalıdır. Hukuk, siyasetin değil, adaletin hizmetinde olmalıdır” dedi.
“MASUMİYET KARİNESİ GÖZ ARDI EDİLMEMELİ”
Güzel, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan’ın da daha önce bu konuda benzer açıklamalar yaptığını hatırlatarak, “Genel Başkanımız Sayın Dr. Fatih Erbakan, suç isnadı varsa yargının bunu titizlikle araştırması gerektiğini her zaman vurgulamıştır. Ancak bir kişinin masumiyet karinesi göz ardı edilmemesi gerektiğin de tartışmasızdır" şeklinde konuştu.
“YARGI, SİYASETİN ARACI OLAMAZ”
Güzel, hukukun siyasallaşmasının ülke geleceği açısından büyük bir tehdit olduğunu vurgulayarak şunları ekledi:
“Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı sağlanmadan toplumda adalet duygusu güçlenemez. Siyasi baskılarla yürütülen yargı süreçleri, toplumda infial yaratır ve kutuplaşmayı derinleştirir. Yargı, siyasetin aracı olamaz. Yeniden Refah Partisi olarak bu konuda kararlı ve ilkeli duruşumuzu sürdüreceğiz.”