|
Tweet |
“GERÇEKLERİ YAZMAK CEZALANDIRILIYOR”
Demir, açıklamasında Türkiye’de basın mensuplarının karşı karşıya olduğu baskı ortamına dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bugün Türkiye’de gerçekleri yazmak cesaret ister hale gelmiştir. Gazeteciler, siyasi iktidarın hoşuna gitmeyen bir haber yaptığında cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalıyor. Yüzlerce gazeteci hakkında açılan soruşturmalar, basın özgürlüğünün nasıl bir kuşatma altında olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.”
Basının yalnızca halkı bilgilendirme değil, aynı zamanda iktidarları denetleme görevi olduğunu belirten Demir, ifade özgürlüğünün baskı altına alınmasının sadece medyayı değil tüm toplumu ilgilendirdiğini ifade etti.
“YEREL BASIN GÖRMEZDEN GELİNİYOR”
Demir, Gümüşhane’de ve diğer Anadolu kentlerinde yerel basının ciddi yapısal sorunlarla karşı karşıya olduğunu belirterek, kamu ilanlarının adil dağıtılmadığını, ekonomik baskılar nedeniyle birçok yerel basın organının bağımsızlığını yitirdiğini söyledi:
“Yerel basın susturuldukça vatandaşın sesi kesiliyor. Gümüşhane’nin sorunlarını gündeme taşıyacak mecralar tek tek kapanıyor. Bu da halkın yönetime katılma hakkını zayıflatıyor.”
“BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ SADECE GAZETECİLERİN DEĞİL, TÜM HALKIN MESELESİDİR”
Zafer Partisi’nin basın özgürlüğü konusunda net bir tutuma sahip olduğunu belirten Demir, ifade ve haber alma özgürlüğünün bir ülkenin demokratik seviyesini gösteren temel göstergelerden biri olduğunu söyledi:
“Basın özgürlüğü, sadece bir meslek grubunun sorunu değildir. Bu mesele, halkın haber alma hakkı ve yönetime katılma iradesiyle doğrudan ilgilidir. Bugün medyanın özgür olmadığı bir ülkede, hukuk, ekonomi ve eğitim gibi hiçbir alan sağlıklı işleyemez.”
“MÜCADELEMİZ ÖZGÜR VE GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE İÇİNDİR”
Açıklamasını kararlılık vurgusuyla tamamlayan Demir, Zafer Partisi’nin bu konuda attığı adımları şöyle özetledi:
“Zafer Partisi olarak, iktidarın medya üzerindeki baskılarını reddediyor; özgür, bağımsız ve eleştirel medyayı demokrasinin sigortası olarak görüyoruz. 3 Mayıs vesilesiyle tüm basın mensuplarının yanındayız. Gazetecilerin kaleminin özgür olduğu, halkın haber alma hakkının güvence altına alındığı bir Türkiye için mücadelemiz sürecektir.”
