![]() |
Tweet |
Karaman açıklamasında, son yıllarda medya üzerinde artan sansür uygulamalarının ve baskıların toplumun bilgiye erişimini ciddi şekilde engellediğine dikkat çekti. “Basın susturuldukça, hakikatler kaybolur. Hakikatlerin yokluğu ise halkı karanlıkta bırakır,” diyen Karaman, devletin temel sorumluluklarından birinin özgür medyayı güvence altına almak olduğunu söyledi.
“YEREL BASIN DESTEKLENMEDİĞİ SÜRECE HALKIN SESİ KISILIR”
Rize özelinde yerel basının da ekonomik ve siyasal baskılarla karşı karşıya kaldığını ifade eden Karaman, “Yerel medya sadece haber yapan değil, aynı zamanda kent kültürünü yaşatan bir unsurdur. Rize’deki sorunların çözümü, bu sorunların kamuoyuna taşınabilmesiyle mümkündür. Ancak mevcut düzende bu sesin duyulması her geçen gün daha da zorlaşıyor” dedi.
“GAZETECİLERİN YANINDAYIZ, GERÇEĞİN TARAFINDAYIZ”
Karaman, Zafer Partisi olarak halkın haber alma hakkını ve gazetecilerin ifade özgürlüğünü savunmayı temel bir görev olarak gördüklerini belirtti. Açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Basın özgürlüğü; hukuk devletinin, adaletin ve toplumsal barışın temel direğidir. Bugün bu hak tehdit altındaysa, bunun hesabını sadece gazeteciler değil, tüm toplum öder. Bizler Zafer Partisi olarak, özgür basının varlığı için mücadele eden tüm gazetecilerin yanındayız; çünkü biz gerçeğin tarafındayız.”
“3 MAYIS, YALNIZCA BİR TAKVİM GÜNÜ DEĞİL, AYDINLIĞA ÇAĞRIDIR”
Karaman, 3 Mayıs’ın yalnızca bir kutlama günü değil, aynı zamanda demokrasiye ve özgürlüğe olan inancın yeniden teyit edilmesi gerektiği bir tarih olduğunu vurguladı. “Bugün vesilesiyle tüm basın emekçilerinin Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nü kutluyor, kalemlerini cesaretle kullanan gazetecilere selam gönderiyorum” diyerek açıklamasını tamamladı.